Beyin her canlı türünde bulunan ancak bazen ve hatta çoğu zaman türlerin bireylerinin bazıları tarafından hiç layıkıyla kullanılmayan, farkında olunmayan bir organdır. Beynimizin yüzde bilmem kaçını kullanıyoruz gerisini kullanmıyoruz önermesi ise safsatadan ibarettir. Siz istemeseniz de beyniniz çalışıyor merak etmeyin. Yoksa nefes alamaz, yemek yiyemez, yürüyemez ve hatta ağzınızı bile açamazdınız. Ama öte yandan beynin mevcut kapasitesinden faydalanmak söz konusu olduğunda gerçekten çoğumuz sınıfta kalırız.
Problem çözmek, sorunlara kafa patlatmak, kitap okumak, yazı yazmak, resim çizmek, müzik dinlemek veya şarkı söylemek, enstrüman çalmak vs gibi eylemler beyni deli gibi çalıştıran, beynin hücreleri arasında yeni yeni yollar açan eylemlerdir. Şimdi yeri gelmişken beynin hücreleri arasındaki yollardan bahsetmeliyim. Beynimiz, diğer tüm organlarımız gibi hücrelerden oluşmaktadır. Fakat bu hücreler vücudumuzun diğer organlarındaki hücrelerden biraz daha farklıdırlar. Hepsi özel sinir hücreleri olup her bir sinir hücresi diğer binlerce sinir hücresiyle bağlantı kurabilir. Beynimizde bir problem çözerken, bir işlem yaparken bu hücreler arasında kurulan bağlantıların kullanıldığı düşünülmektedir. Kafada “ampulün yanması” deyimi aslında boş beleş bir ifade değildir. Beyninizde o hücre bağlantıları kurulduğu anda yanar o “ampul". Yukarıda bahsettiğim aktiviteleri ne kadar sıklıkla gerçekleştirirseniz beyin hücrelerinin bağlantı kurma kapasitesini o kadar artırır ve beyninizi gerçekten kullanmış olursunuz. Bir enstrüman çalarken kazanacağınız beyin kapasitesi belki yarın bir gün bir problemi çözerken siz farkında olmadan size fayda sağlayacaktır emin olun…
14 Mayıs 2009 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder